Bunların insanımızı ayrıştırma lüksü olmadığı gibi tavır koyma gibi bir açılımına da sahip değildirler.
TİAD, Avrupa Metropol Bölgesi Nürnberg Türk-Alman İş adamları Derneği, 5 Ekim 2018 tarihinde Nürnberg Maritim otelde bir gala ile 25. yıldönümünü kutlamış.
Son 25 yılda birçok başarıya imza atan bu iş adamları derneği her zaman kendilerine destek veren şahıslar, kurumlar ve Türk basınının yanında biz de Euro İmaj dergisi olarak vardık.
Bir yönetim kurulu üyelerinden birinin “siz beni basın balosuna davet etmediniz şimdi ödeştik” deme dengesizliği ise gafın alasıdır.
Tiad ne yaptı?
Gecelerine ayrımcılık yaparak sadece birkaç gazeteciyi davet ettiler. Oysa biz, derginiz Euro İmaj bu derneğin çalışmalarına devamlı olarak destek verdik.
Tiad maalesef önemli kulvarlarda iş birliği yaptığı diğer Türk sivil toplum kuruluşlarının başkanlarını da geceye nedendir bilinmez davet etmemiştir.
Derneğe uzun yıllar yönetim kurulunda destek vermiş olan ve hatta o derneğe başkanlık yapmış Bülent Bayraktar’ı geçmiş başkanlar arasında anmaya da gerek görmeyerek başka bir ayrımcılık örneği de sergilemiştir.
Geceye katılan milletvekillerine de adil davranmayıp sadece hükümet olan bir siyasi partiye (CSU) öncelik vermeleri bu derneğe hiç yakışmadı.
Mevcut yönetim kurulu üyeleri de es geçilerek, balo maalesef iki üç kişinin şovuna dönüşmüştür. Bu gecede bir siyasi partiye gövde gösterisi yaptıranları da esefle kınıyorum.
O gecede Bavyera eski İçişleri Bakanı ve eski Başbakanı Dr. Günther Beckstein’a “Diyalog Ödülü” verilmiş.
Olabilir, lakin sayın Beckstein’ın Türk-Alman dostluğuna ne gibi katkıları olmuştur?
Sizler ona o ödülü verirken NSU kurbanlarını ve ailelerini hiç mi düşünmediniz? Vicdanınız hiç sızlamadı mı?
Engelli Ulvi’yi ve 13. yaşındaki Muhlis Arı’yı (Mehmet) suçlama adına Almanya’yı ayağa kaldıran aynı içişleri Bakanı değil miydi?
Bavyera eyalet meclisine seçilmiş olan Türk kökenli milletvekilimiz tarafından uyuma katkı amaçlı birçok kez soru önergesi vermesine rağmen bu önerilere karşı çıkan CSU hükümeti değil miydi.?
Bu gecede bu yanlarıyla da eski Başbakan ve o siyasiyi andınız mı?
Toplumdan kopuk kişilerin ve kuruluşların sonu belli. Toplumdan kopuk yaşayan insanların bir araya geldiği Tiad ve yönetimine tavsiyemiz kısa zamanda ayrımcılıktan uzak herkese eşit mesafede yaklaşan bir dernek olarak değerinizin bilincinde olmanızdır.
Umarız TİAD yönetimi bu serzenişimizi dikkate alır önümüzdeki 25 yılda yeniden toplum derneği olmayı başarır.
Bir insana değer vermek, özen göstermek, onun kıymetini bilmek de bir kültürdür. Bunun eğitimi yoktur, kitaplarda yazmaz. Yolu insan olmaktan geçer.
Oysa Mevlâna der ki: "Vefa nedir, bilir misin? Vefa arkanda bıraktığını, giderken yaktığını yabana atmamandır..."
Saygılarımla
Diğer tüm yazıları için buraya tıklayın!